Alfa lipoik asit (ALA), antioksidan görevi gören organik bir bileşiktir. Vücudunuz doğal olarak ALA üretir, fakat çeşitli besin takviyeleri de bulunmaktadır. Tüm insan hücrelerinde bulunan bu bileşik, enzimlerin besinleri enerjiye dönüştürmesine yardımcı olur. Hem suda, hem de yağda çözünür. Örneğin C vitamini yalnızda suda, E vitamini ise sadece yağda çözünür. Alfa lipoik asit, düşük akn şekeri seviyeleri, yavaşlamış cilt yaşlanması ve gelişmiş sinir fonksiyonları gibi çeşitli faydalarla ilişkilendirilmiştir. İnsanlar sadece küçük miktarda ALA ürettiği için, alımları optimize etmek için takviyelere yönelebilirler. Kırmızı et ve sakatat gibi ürünler, alfa lipoik bakımından zengindir. Bitkisel olarak brokoli, domates, brüksel lahanası ve ıspanak ALA içerikli besinlerdir.
ALA'nın, hayvanlarda yapılan bir çalışmada daha fazla kalori yaktığı gözlemlenmiştir. Ancak insanlarda yapılan çalışmada, kilo kaybını biraz etkilediği görülmüştür. Ancak kilo kaybının bel çevresini önemli ölçüde etkilemediği bilinmektedir.
Diyabet, dünya çapında 400 milyondan fazla yetişkini etkileyen bir hastalıktır. Tedavi edilmediğinde görme kaybı, böbrek yetmezliği ve kalp hastalığı gibi sağlık sorunlarına neden olabilir. Alfa lipoik asit, hem insanlarda, hem de hayvanlarda kan şekeri düzeylerini düşürebilir. Hayvan çalışmalarında kan şekerini %64'e kadar düşürmüştür. Ayrıca diyabet komplikasyonlarını düşürmesiyle de bilinir. Ancak diyabet için tam bir tedavi olarak kabul edilmez. Bu yüzden kullanılmadan önce, doktorunuza danışmanız gerekir.
Hafıza kaybı, yaşlı yetişkinlerde yaygın olarak görülebilen bir durumdur. Alfa lipoik asit, güçlü antioksidan özellikleri ile hafıza kaybı ile karakterize bozuklukların ilerlemesini yavaşlatır. Alzheimer hastalığının ilerlemesini yavaşlattığı da gözlemlenmiştir.
Araştırmalar, alfa lipoik asidin sağlıklı sinir fonksiyonunu desteklediğini göstermiştir. Erken evrelerinde karpal tünel sendromunun ilerlemesini yavaşlattığını da bulmuştur. Bu durum sıkışmış sinirin neden olduğu elde uyuşma ve karıncalanma ile karakterizedir.
Kronik inflamasyon, kanser ve diyabet gibi çeşitli hastalıklarla bağlantılıdır. Alfa lipoik asit, çeşitli inflamasyon belirteçlerini azaltır.
Amerika'da 4 ölümden birinden kalp hastalıkları sorumludur. Alfa lipoik asit, serbest radikalleri nörtalize eder ve kalp hastalığı riskini artırabilecek hasarla bağlantılı olan oksidatif stresi azaltmaya yardımcı olur.
Cildin dış katmanlarında genelde çok az ALA bulunur. Bu yüzden alfa lipoik asidi tropikal olarak uygulamanız, cildinizi ultraviyole ışınlarından korumak için koruyucu bir tabak görevi görebilir.
ALA'nın, göz ve üst dudak çevresindeki ince çizgilerin neredeyse tamamen azalmasına neden olduğu bulunmuştur. Araştırmalardan sonra herhangi bir yan etki bildirilmemiştir.
Alfa lipoik asit, güneş hasarı, kirlilik ve çevresel faktörlerin neden olduğu stresten koruyan güçlü antioksidanlar içerir. Uygun şekilde kullanıldığında, güçlü bir yaşlanma karşıtı olma potansiyeline sahip olduğu sonucuna varılmıştır.
2013 yılında sıçanlar üzerinde yapılan bir çalışmada, ALA'nın yara iyileşmesini hızlandırabileceğine dair kanıtlar bulunmuştur. Özellikle cerrahi kesik ile oluşturulan yaralara karşı etkilidir.
ALA takviyesi, çoğu insan için güvenlidir. Uygun dozda alındığında yan etkiler genelde hafiftir. Bazı insanlarda mide bulantısı, kızarıklık, kaşıntı ve hafif cilt tahrişi gibi yan etkiler gözlemlenebilir. Bu takviyeyi jel, krem veya ağız yoluyla alabilirsiniz. Ancak aşırı dozda kullanılmaması gerektiğini unutmayın.
Önemli not: Ciddi kronik rahatsızlığı olanlar, hamile kadınlar ve çocuklar, doktora danışmadan alfa lipoik asit takviyesi almaktan kaçınmalıdır.
Şunlara da göz atın;