İnsanlar yaş aldıkça, uyku düzeninde bazı değişiklikler gözlemlenir. Daha erken uyumak, daha erken uyanmak veya derin uyuyamamak gibi bir takım değişimler normal kabul edilir. Ancak her gün yorgun uyanmak, uykunun bölünmesi ve uykusuzluk belirtileri yaşamak, yaşlanmanın normal bir parçası değildir. İyi bir gece uykusu konsantrasyonu artırır, hafızayı olumlu etkiler, bağışıklık sistemini yeniler, vücuttaki hücre hasarlarının onarılmasını sağlar. İyi uyuyamayan yaşlı kişilerde gündüz aşırı uyku hali, hafıza sorunları, depresyon ve düşme olasılığı daha yüksektir. Uykusuzluk, diyabet, kilo, kardiyovasküler hastalık riskini de artırır.
Uyku gereksinimi kişiden kişiye değişiklik gösterir. Sağlıklı yetişkinlerin çoğu geceleri 7-9 saat uykuya ihtiyaç duyar. Ancak sabahları uyandığınızda nasıl hissettiğiniz daha önemlidir. Kendinizi dinlenmiş hissetmeden uyanmak, gün içinde yorgun hissetmek yeterince iyi uyumadığınızı gösterir.
Yaşın artmasıyla birlikte vücut daha az büyüme hormonu üretir. Bu da derin uykuda bir azalma yaşamanıza yol açar. Vücudun melatonini az üretmesiyle birlikte, uykularınız parçalı bir hale gelir ve gece boyunca daha sık uyanırsınız. Yaşlanmayla birlikte akşamları erken uyumak, sabahları erken kalkmak isteyebilirsiniz. İhtiyacınız olan uykuyu elde etmek için geceleri uzun süre yatakta kalmanız, gün içinde kısa kestirmelerle açığı kapatmanız gerekebilir. Bu tür uyku değişiklikleri yaşlanma döneminde genellikle normaldir.
Hemen her yaşta ara sıra uyku sorunları yaşamak normaldir. Ancak aşağıdakilerden birini düzenli olarak yaşıyorsanız, bu durumun altında yatan bir uyku bozukluğunuz olabilir.
Uzun süren uyku bozuklukları, hayat kalitesini önemli ölçüde düşürür. Bu yüzden mutlaka bir uzmana başvurmanız gerekir.
Şunlara da göz atın;