Karbonhidrat, günümüzde kötü bir üne sahip olsa da, vücudun belli miktarda alması gereken temel içeriklerden biridir. Karbonhidrat denildiğinde ilk akla gelenler kilo alımı, obezite ve diyabettir. Rafine karbonhidratların ve işlenmiş gıdaların vitamin ve mineral bakımından yoksun olduğu unutulmaması gereken bir gerçek. Ancak besin değerleri bakımından zengin, bol lifli karbonhidratlar aslında sağlık için önemli bir yere sahiptir. Karbonhidrat eksikliği, vücutta bazı belirtilerle kendini gösterir.
Karbonhidrat, vücudun ana yakıt kaynağıdır ve enerji seviyelerini artırır. Eğer yeterince karbonhidrat almazsanız, kendinizi sürekli olarak yorgun ve bitkin bir halde hissedebilirsiniz. Karbonhidratlar, gün boyunca ayakta kalmamızı sağlayan enerji artışından sorumludur.
Düşük karbonhidrat alımı, hem enerji seviyelerinin düşmesi, hem de konsantrasyon eksikliği anlamına gelir. Ayrıca günün büyük bir kısmında kendinizi endişeli ve sinirli hissedebilirsiniz. Karbonhidrat eksikliği, odaklanmayı güçleştirir.
Normalde uzun süreli şişkinlik için karbonhidratlı besinler suçlanır. Ancak bu durum beyaz un ve rafine şeker tüketiminden kaynaklıdır. Karbonhidrat alımını azaltmak, meyve ve tam tahıl tüketimini azalttığı için yeterince lif alamamanıza sebep olur. Bu da sürekli olarak kendinizi şişkin hissetmenize yol açar.
Düşük karbonhidratlı diyetlerde ağız kokusu yaygın olarak görülen bir sorundur. Karbonhidrat yerine yağlara geçtiğinizde ağzınızda hiç hoş olmayan bir koku ve tatla karşılaşabilirsiniz.
Beyniniz yeterince glikoz almadığında, açlık hormonu salgılamaya devam eder. Bu hormonun fazla olması ise, vücuda daha çok enerji ihtiyacı olduğunu söyler. Açlık hormonu, sakin bir ruh halinden daha sinirli ve stresli bir evreye geçmenize neden olabilir.
Karbonhidrat almak için, sağlıksız besinlere yönelmenize gerek yok. Kinoa, yulaf, karabuğday, muz, tatlı patates, yaban mersini, portakal, elma ve nohut sağlıklı karbonhidratlar arasında gösterilir. Bu besinleri beslenme planınıza daha fazla dahil edin.
Şunlara da göz atın;