Sağlıklı beslenmek için sadece yediklerimiz değil, içtiklerimiz de son derece önemli. Ancak sıvı alırken saate dikkat etmek gerektiğini unutmamalıyız. İçecek denildiğinde ilk akla gelen ise, su. Organizmaların işlevini sürdürebilmesi için su içmenin önemi oldukça büyüktür. Böbrekler, terleme ve nefes alıp verme yoluyla vücuttan atılan suyun, su içerek geri alınması gerekir. Aksi halde vücut susuz kalır ve ciddi sağlık problemleri ortaya çıkabilir.
Su içmenin ne kadar faydalı olduğunu herkes bilir, ancak bunun da bir sınırı var. Özellikle günde 3 litreden fazla su içiliyorsa, aşırı şişkinlik ve sürekli tokluk hissi gelebilir. Bu da sağlık açısından temel maddelerin alımını engeller. Ayrıca aşırı su alınması halinde, böbrekler daha fazla çalışır ve yorulur. Bunun dışında mineral eksikliği de görülebilir. Aşırı su içmenin yanında az tuzlu diyet uygulanıyorsa, yorgunluk ve bacaklarda kramp gibi sorunlar görülebilir. Bu nedenle, her besinde olduğu gibi su içmek de abartılmamalı ve günlük 3 litreyi geçmemelidir.
Sabah uyandığınızda bir bardak oda ısısında bekletilmiş su için. Bunun nedeni bağırsakların ve böbreklerin işlevini arttırarak vücudun toksinlerden arınmasını sağlamaktır. Ayrıca sabahları ılık su içmek, cildin daha pürüzsüz ve canlı görünmesine de yardımcı olur.
Öneri: Eğer kilo probleminiz varsa, içtiğiniz suyun içerisine 1-2 damla limon suyu veya greyfurt suyu da damlatabilirsiniz. Suyun yanı sıra 2 çay kaşığı kurutulmuş ve ufalanmış ahududu yaprağını, bir fincan kaynar suda 15 dakika bekletin. Ardından çayı süzerek ılık bir şekilde için.
Günün ilk öğünü olan kahvaltıda, vücuda enerji verecek bir içecek için. Kahvaltıda bir fincan kahve içmek zihni uyandırır ve sizi gün ortasına kadar zinde tutabilir. Bunun yanı sıra metabolizmayı da hızlandırır. Özellikle filtre kahve, vücuda enerji vermek konusunda oldukça etkilidir.
Öneri: Sıra dışı bir kahve denemek istiyorsanız, fincanın dibine kakao serpiştirin. Üzerine 1 tatlı kaşığı espresso ve sıcak süt dökün. Kahve eriyinceye kadar karıştırın. 1 çay kaşığı damla çikolata ile süsleyerek içebiliriz.
Sabahları saat 10:00-11:00 arasında vücuttaki sıvı rezervi azalır. Kan şekeri düşer, konsantrasyon azalır ve yorgunluk görülmeye başlar. Bu aşamada vücudun tekrar şarj olmasını sağlamak için 1 bardak taze meyve suyu için. Özellikle sıcak havalarda, terle birlikte kaybedilen suyun geri alınması için çilek suyu, şeftali suyu gibi meyve sularına yönelebilirsiniz.
Öğle öğününe tok başlamak, kaybedilen mineralleri geri almak ve güneşin etkilerinden korunmak için, domates suyu gibi güneşten koruyucu bir içecek için.
Öneri: Domates suyunu, ıspanak, fesleğen gibi farklı sebzelerle zenginleştirebilirsiniz. Özellikle C vitamini ve D vitamini içeren sebzeler, öğle saatlerinde rahatlıkla tüketilebilir.
Öğle yemeğinin ardından hazmı kolaylaştıracak bir içecek tercih edin. Özellikle sıcak havalarda hazımsızlık problemi daha sık görülür. Bu durumda mide salgısını arttırmak için, 1 fincan çay içebilirsiniz.
Öneri: Eğer fazla kilolardan şikayetçiyseniz, siyah çay yerine yeşil çayı da tercih edebilirsiniz.
Öğle öğününü hafif bir yemekle geçiştirdiyseniz, saat 17:00 sıralarında yorgunluk ve konsantrasyon eksikliği görülebilir. Vücudunuzu canlandırmak için, mevsim meyveleriyle hazırlanan bir bardak meyve suyunu tercih edebilirsiniz.
Öneri: Meyve suyu yerine light süt de içebilirsiniz. Sütü, ahududu, çilek, böğürtlen gibi meyvelerle zenginleştirerek bağırsak sorunlarından kurtulabilirsiniz.
Yemek yedikten 1 saat sonra hazımsızlığı gidermek ve sindirimi rahatlatmak için bir fincan bitki çayı içebilirsiniz. Ayrıca bitki çayı, vücudun gevşemesine ve uykunun gelmesine de yardımcı olur. Stresi uzaklaştırarak daha rahat bir uyku uyumanızı sağlar.
Şunlara da göz atın;