Onbir ayın sultanı Ramazan, bu sene deprem felaketi sebebiyle ülkece yasa boğulduğumuz bir döneme denk geldi. Birlik, beraberlik, dayanışma ve yardımlaşmanın öneminin en fazla anlaşıldığı bu süreçte, 22 Mart gece ilk sahura kalkılacak. Ramazan ayında yapılan bazı yanlışlar, kalbin üzerine binen yükü artırıyor ve istenmeyen sonuçlara yol açabiliyor. Peki, kalp ve damar hastaları oruç tutarken nelere dikkat etmeli, Ramazan'da nasıl beslenmeli? Acıbadem Taksim Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Macit Bitargil, kalp hastalığı kontrol altında olan ve herhangi bir sorun yaşamayan kalp hastalarının, doktor onayı olduğu durumda oruç tutabileceğini, doktorun onay vermemesine rağmen oruç tutmalarının ise hayati risklere yol açabileceğini söylüyor.
Kulaktan dolma bilgilerin bu süreçte ciddi tehlikelere yol açabileceğini söyleyen Doç. Dr. Macit Bitargil, her hastanın ayrı olarak hekim tarafından değerlendirilmesi ve bu kararın mutlaka hekimle birlikte verilmesi gerektiğini de belirtiyor. Kardiyovasküler açıdan risk altında olan fakat doktor tarafından kontrollü bir şekilde oruç tutmasına izin verilen hastaların ise mutlaka dikkat etmesi gereken noktalar var. İşte, kalp hastalarının dikkat etmesi gereken 5 nokta:
Oruç tutmasına izin verilen kalp hastalarının, su dengesini çok iyi ayarlaması gerekiyor. Vücudun susuz kalması halinde kalbin iş yükünde artma, bayılma, kalp krizi ve ölüm gibi ciddi sonuçlar yaşanabilir. Bu yüzden iftar ve sahur arasında aralıklı olarak 2-2,5 litre su tüketimi çok önemlidir.
Ramazan ayında kalp hastaları, susuzluğu tetikleyecek tuzlu, baharatlı, asitli ve şekerli gıdalardan uzak durmalıdır. Sebze ve yeşilliklerden zengin beslenmeli, kırmızı et yerine balık tüketmeli, kızartma yerine haşlama, buğulama ve ızgara yöntemlerini tercih etmelidir. Aynı şekilde hamur işi, şerbetli tatlılar ve aşırı tuz içeren gıdalardan kaçınmak da, kalp sağlığı için son derece önemlidir.
Hastanın doktora danışmadan oruç tutması, ciddi hayati tehlikelere yol açabilir. İlaç ve ilaç saatleri, doktor tarafından Ramazan'a uygun olarak düzenlenmeli ve bu süreçte hastanın doktorla iletişim içerisinde olması gereklidir. Özellikle kan sulandırıcı ilaç kullanması gereken kişilerin, kan sulandırıcı ilaçları kesmeleri veya kullanmamaları halinde, felç riski ve yaşam kaybı riski gibi sonuçlarla karşılaşılabilir.
Doç. Dr. Macit Bitargil, yanlış zamanda yapılan fiziksel aktivitelerin, susuz kalmış bir insanda kalbin yükünü daha da artırıp istenmeyen sonuçlara, bayılmalara ve kalp krizlerine neden olabileceğini söylüyor. Bu yüzden spor yapmak isteyen hastalar, kendilerini fazla zorlamadan, doktorun izin vermesi halinde akşam yemeğinden 2-3 saat sonra, 30-40 dakika yürüyüş yapabilirler. Doç. Dr. Macit Bitargil, yemekten hemen sonra yatmanın sakıncalı olduğunu ve hareketsizlikten kaçınmak gerektiğini de vurguluyor.
Ramazan ayında yeterli uyku uyumak, beynin doğru karar alma mekanizması, mantıksal düşünme, hafıza gibi bilişsel fonksiyonlar açısından büyük önem taşır. Yeterli uyku almamak, hatalı kararlar almaya, gün içinde sinirli olmaya, baş ağrılarına, strese ve öfke patlamalarına neden olabilir. Bunlar doğrudan veya dolaylı olarak kalbin yükünü artırır ve istenmeyen sonuçlara yol açabilir. Bu yüzden iftardan sahura kadar olan sürede en az 4 saat kesintisiz gece uykusu uyumak, sahurun ardından birkaç saat daha uyumak önerilir. Ayrıca gün içinde 20 dakikalık uyku molaları da verilebilir.
Ramazan ayında yapılması ve dikkat edilmesi gerekenler, her hastaya göre değişiyor. Yüksek tansiyonu kontrol altına alınmış olan hastalar, kalp ritim bozukluğu bulunanlar, hafif-orta derecede kalp ve kalp kapak yetmezliği olan kişiler, doktor onayını aldıktan sonra oruç tutabilir.
Ancak yakın zamanda kalp krizi geçirmiş olanlar, ciddi ritim bozukluğu olanlar, hipertansiyonu kontrolsüz seyredenler, ileri derecede kalp kapak hastalığı olan kişiler, yüksek riskli grupta oldukları için, oruç tutmaları önerilmemektedir.
Kalp ve damar hastalığı olan kişilerde, ayrıca kontrolsüz diyabet, kronik böbrek yetmezliği gibi hastalıklar varsa, oruç tutmaları büyük risklere yol açabilir, insülin kullanmayan ve diyabet ilaçları ile kan şekeri sıkı kontrol altında olan hastalar doktor kontrolü altında oruç tutabilir.
Yazar:
Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Macit Bitargil
Şunlara da göz atın;