Kızarmış yiyeceklerin çıtır çıtır, lezzetli lezzetleriyle kendinizi şımartmak, kültürel sınırları aşan evrensel bir zevktir. Patates kızartmasının altın rengi mükemmelliğinden, kızarmış tavuğun karşı konulmaz çıtırlığına kadar, bu mutfak kreasyonları damak zevkimizi baştan çıkaracak ve rahatlık ve tatmin duygularını tetikleyecek bir yola sahiptir. Ancak evde yemek pişiren biri olarak, altın renkli, çıtır bir dış görünüm elde etmenin yalnızca doğru hamur veya yağ sıcaklığıyla ilgili olmadığını biliyorsunuz; önemli olan, kızarttığınız yiyeceğin köpüren sıcak yağla buluşmadan önce mümkün olduğunca kuru olmasını sağlamak.
Yiyeceklerin üzerindeki aşırı nem, yüksek sıcaklıklara maruz bırakıldığında tehlikeli sıçramalara yol açabilir. Yağ ve su temas ettiğinde özellikle yüksek sıcaklıklarda şiddetli bir reaksiyon meydana gelir. Su hızla buhara dönüşür ve buhar, sıcak yağ damlacıklarını her yöne güçlü bir şekilde fırlatır. Bu sıçramalar ciddi yanık ve yangın riski oluşturarak hem aşçıyı hem de yakındaki herkesi tehlikeye atar. Bu tehlikeyi önlemek için, kızartılan yiyeceğin aşırı nemden arındırılmış olmasını sağlamak zorunludur.
Kuruluk elde etmenin ilk adımı ister tavuk, ister patates, hatta turşu olsun, yiyeceği kızartmadan önce iyice yıkamaktır. Kağıt havluyla geçireceğiniz birkaç dakika sizi olası aksiliklerden ve rahatsızlıklardan kurtarabilir. Ancak işin püf noktası şu: Yiyeceği lezzetli bir hamurla veya çıtır bir ekmek kırıntısı tabakasıyla kaplamayı planlıyor olsanız bile, ilk dokunuş çok önemli olmaya devam ediyor. İyi bir kaplama, yağa karşı bir tampon sağlayabilir ancak altında kalan nem varsa sıçramaya karşı bir garanti değildir.
Yemeğiniz kusursuz bir şekilde kuruysa, yağla ilk temas sakin, kontrollü olacak ve dış yüzeyin o imrenilen çıtır dokuyu yavaş yavaş geliştirmesine olanak tanıyacak. Yani kızartma hazırlarken tam anlamıyla kuru olduğuna emin olun.
Şunlara da göz atın;