Topukta hissedilen ağrının en sık nedenleri aşil tendonunun gerginliği ya da plantar fasyanın iltihabıdır. Her iki durum da özellikle egzersizden yoksun bir hayat süren bireylerde ve yanlış ayakkabı tercihiyle ortaya çıkar. Topuk ağrısı evlerinin bitmez tükenmez işleriyle uğraşırken oturmaya fırsat bulamayan ev hanımları, restoranların aralıksız temposunda yemeği, bulaşığı, servisi yetiştirmeye çalışan aşçılar, garsonlar, işçiler; zahmetli ameliyatlarda uzun süre ayakta durmak zorunda kalan cerrahlar, hemşireler, sağlık çalışanları başta olmak üzere çok çeşitli alanlarda ortak noktası “oturamamak” olan birçok insanda daha fazla görülür.
Topuk dikeni, artık halk tarafından çok sık duyulan, ‘bilindiği düşünülen’, tanıdık bir kavram. Oysaki topuk ağrılarının tek nedeni bu değil. Aslında topuk dikeninde de mesele topukta bir diken olması değil. Aşil tendonunun gerginliği, topuk yağ yastıkçığının aşınması, “baxter siniri” adı verilen bir topuk sinirinin iltihaplanması, ayak tabanındaki “plantar fasya” adı verilen zarın gerginliği, başparmağın hareket etmesini sağlayan tendonların iltihabı gibi pek çok neden topukta hissedilen ağrıya yol açabilir. Bunların yanı sıra, omuriliği sıkıştıran bir fıtık, kemik çıkıntılar ya da bir tümör de topukta hissedilen ağrıya yol açabilir. Dolayısıyla, topuk ağrısının mutlaka işin uzmanı bir doktor tarafından değerlendirilmesi gerekir.
Topukta hissedilen ağrının en sık nedenleri aşil tendonunun gerginliği ya da plantar fasyanın iltihabıdır. Her iki durum da özellikle egzersizden yoksun bir hayat süren bireylerde ve yanlış ayakkabı tercihiyle ortaya çıkar. İnce ve düz tabanlı ayakkabıların uzun süreli kullanımın ardından özellikle de yatkınlığı olan bireylerde topuk dikenine yol açabilir. Yine hareketsiz yaşayan insanlarda uzun bir birikim sürecinin ardından aşil tendonu kısalacak, plantar fasya yıpranacak ve ağrıya yol açacaktır. Ne yazık ki böyle ağrılar kronikleşme eğilimi taşır, yıllarca geçmeyebilir. Geçse dahi kısa sürede tekrar ortaya çıkabilir.
Peki topuk ağrılarımız için evde neler yapabiliriz? Sağlığın bir bütün olduğunu unutmamak gerekir. Sigara içmek, uykusuz kalmak, kötü beslenmek, aşırı çalışmak dokularımızın kan dolaşımını etkiler, dokularımızda yorgunluğa yol açar, günlük yaşanan basit travmaların iyileşememesine yol açabilir ve bu tür ağrıları ortaya çıkartabilir. Dolayısıyla, sağlığı olumsuz etkilediği açık olan bu basit alışkanlıklardan vazgeçmek öncelikli olmalıdır. Diğer yandan vücudumuzdaki ağrılara saygı duymak zorundayız.
Geçmeyen topuk dikeni ağrıları için uygun fizik tedavi ve enjeksiyon yöntemleri mevcuttur. Yukarıda kısaca tarif ettiğim egzersizlere ek bazı egzersiz önerileri doktorunuz tarafından size öğretilebilir. Yine ilk basamakta bazı ağrı kesici ilaçlardan faydalanmanız önerilecektir. Ağrının sebat etmesi halinde ise dokuların iyileşmesine yardımcı olabilecek bazı lokal enjeksiyon metotlarımız vardır. Bazı hallerde steroid içeren ilaç enjeksiyonları veya PRP enjeksiyonları ile olumlu sonuç alabilmekteyiz. ESWT tekniği ile de topuk bölgesinin kan akımını iyileştirerek dokuların onarılmasına katkı sunabilmekteyiz. Tüm cerrahi dışı tedavilere rağmen devam eden topuk ağrılarında ise nadiren de olsa cerrahi tekniklere başvurulabilir. Sizler için son tavsiyem iyi bir koşu ayakkabısı almanız ve evde mutlaka iyi bir terlik kullanmanızdır.
Yazar:
Op. Dr. Atakan Telatar
Şunlara da göz atın;