Yulaf, kahvaltılarda en çok tercih edilen gıdalardan biridir ve yulaf ezmesi, smoothie veya tatlılarda kullanılarak farklı şekillerde tüketilebilir. Ayrıca, cilt bakımı alanında da kullanımı yaygındır, çünkü yulaf cildi besler ve rahatlatır. Hem lezzetli hem de sağlıklı bir seçenek olarak günlük beslenmeye kolayca dahil edilebilir.
Yulaf, binlerce yıllık geçmişe sahip bir tahıl olup, özellikle soğuk iklimlerde yetişmesiyle bilinir. İlk olarak Orta Doğu ve Avrupa'nın bazı bölgelerinde yabani bir ot olarak yetiştiği düşünülmektedir. Ancak, kültüre alınması ve tarımsal üretime başlanması muhtemelen M.Ö. 2000'li yıllarda gerçekleşmiştir.
Yulaf, buğday ve arpa gibi tahıllara kıyasla daha geç evcilleştirilmiştir. Eski Mısırlılar ve Romalılar tarafından daha çok hayvan yemi olarak kullanılmış, insanlar arasında popülerliği sınırlı kalmıştır. Yunanlılar ve Romalılar, yulafı "ikincil tahıl" olarak görmüş ve buğdaya daha fazla değer vermişlerdir.
Orta Çağ boyunca yulaf, özellikle soğuk ve nemli bölgelerde tarımsal öneme sahip olmaya başlamıştır. Kuzey Avrupa’da, özellikle İskoçya, Almanya ve İskandinav ülkelerinde temel besin maddesi haline gelmiştir. İskoçya’da yapılan yulaf lapası, günümüzde bile önemli bir geleneksel yemek olarak tüketilmektedir.
Sanayi Devrimi ile birlikte yulafın üretimi artmış, 19. ve 20. yüzyıllarda ise insan beslenmesinde daha fazla yer almaya başlamıştır. Günümüzde, sağlıklı beslenme trendlerinin artmasıyla birlikte yulaf ezmesi, yulaf kepeği ve yulaf sütü gibi türevleri oldukça popüler hale gelmiştir.
Yulaf çeşitli formlarda tüketilebilir:
Yulafın sağlığa faydaları, özellikle yüksek lif içeriği ve uzun süre tok tutma özelliği sayesinde diyetlerde de sıkça tercih edilmesini sağlamıştır.
Yulaf, yüksek lif içeriği nedeniyle sindirimi kolaylaştırır ancak hassas mideye sahip kişiler aşırı tüketmemelidir. İşlenmiş yulaf ürünleri (hazır yulaf lapaları vb.) ek şeker ve katkı maddeleri içerebilir, doğal ve tam işlenmemiş olanları tercih edilmelidir. Glutensiz olduğu düşünülse de çapraz bulaşma riski nedeniyle çölyak hastalarının sertifikalı glutensiz yulaf tüketmesi önemlidir. Yulaf, su veya süt ile hazırlanabilir; ancak laktoz intoleransı olanlar bitkisel süt alternatiflerini değerlendirebilir.
Şunlara da göz atın: