Kış mevsimi söz konusu olduğunda hepimiz gribal enfeksiyonlardan korunmaya çalışsak da kalp sağlığını göz ardı etmemeliyiz çünkü soğuyan havalar kalp krizi ve felç riskini de oldukça artırıyor. Bunun sebebi ise vücut ısısının düşmesine bağlı olarak kan damarlarının büzülmesi, dolayısıyla kan ile birlikte kalbe taşınan oksijen miktarının azalmasıdır. Kalbe giden oksijen miktarı azaldığında, kalp bu durumu telafi etmek için daha hızlı atar ve bu şekilde daha fazla kan pompalamaya çalışır. Kan basıncı yükselir ve böylelikle kalp krizi ve felç riski artar. Havaların soğumasına bağlı olarak azalan fiziksel aktivite, artan hava kirliliği, değişen hormonel denge ve zararlı beslenme alışkanlıkları da riski artırır. Özellikle kalp hastaları, KOAH ve şeker hastaları, çocuklar ve yaşlılar daha dikkatli olmalıdır. Bu önerilere uyarak kalp sorunlarını önlemeniz mümkün:

1. Susuzluk hissetmeseniz dahi su içmeyi ihmal etmeyin. Soğuk havalarda susuzluk çok az hissedilir ve bu yüzden su tüketimi oldukça azalır. Oysaki hissetmeseniz dahi vücut suya ihtiyaç duyar. Vücutta su yetersizliği başlı başına kalp krizi ve felç riskini artırırken soğuk havanın etkisiyle birlikte bu risk daha da artar. Bu yüzden kışın da vücut ağırlığı başına 35 ml su tüketilmelidir. Su içmekte zorlananlar içerisine kabuğu soyulmuş elma dilimleri ekleyerek aromalı bir şekilde tüketebilir. Su içmeyi unutanlar ise su hatırlatıcı telefon uygulamalardan faydalanabilir.
2. Özellikle soğuk havalarda alkol tüketimine dikkat edin. Alkol zaten kan damarlarının daralmasına yol açar. Soğuk havanın da böyle bir etkisi olduğundan kalp krizi riski oldukça yükselir. Kalp hastalarının alkol tüketiminden kaçınması gerekir.
3. Haftada en az 2 öğün balık tüketin. Balık içerisindeki omega-3 sayesinde kan akışını iyileştiren, kalp ritim bozukluklarını engelleyen en etkili besindir.

1. C vitamininden zengin yiyecekleri tüketin. Narenciye grubu meyveler başta olmak üzere bütün meyveler ve çiğ sebzeler C vitamini açısından zengindir. C vitamini kan damarlarının yapısını koruyarak kalp-damar hastalıklarının oluşumunu ve ilerlemesini önler.
2. Doymuş yağ ve trans yağlardan uzak durun. Kalp hastasıysanız başlıca dikkat etmeniz gereken beslenme kuralı toplam yağ alımını azaltmak, tereyağı gibi hayvansal yağlar yerine zeytinyağı tüketmek ve trans yağlardan kesinlikle uzak durmaktır. Çünkü hayvansal yağlar ve trans yağlar damardaki plak oluşumunu artırarak kalp krizini tetikler.
3. Tuz tüketiminizi sınırlayın. Tuzun içinde yüksek miktarda bulunan sodyum minerali, kan hacminin artmasına, dolayısıyla damar duvarlarına fazla basınç uygulamasına neden olur. Bu durumda damar yapısı bozulur ve ani kalp krizi görülür.  

1. Tek seferde büyük porsiyonlar tüketmeyin. Büyük porsiyonlar ani kalp krizine yol açabilir. Yedikten sonra iki saat içerisinde uzanmak da kalp krizine zemin hazırlar.
2. İdeal kilonuzu koruyun. Vücuttaki her bir fazla kilo kalp krizi riskini artırır. Üstelik obez bireylerde kalp krizi riski 2 kat daha fazla. Bu yüzden kalp hastalarının mutlaka diyetisyen eşliğinde, tıbbi beslenme tedavisiyle ideal kilosuna ulaşması gerekir.
3. Meyve, sebze, tam tahıllar, yağlı tohumlar, kurubaklagil, balık ve zeytinyağından zengin Akdeniz tipi beslenme modelini yaşam tarzı haline getirin. Bu şekilde antioksidandan zengin beslenerek damar yapısını korur ve daha düşük kalori tüketimi sayesinde sağlıkla ideal kilonuza kavuşabilirsiniz.
4. Bunlar dışında kalp hastalığı riski taşıyanlar soğuk havada egzersiz yapmamalı, kalın kıyafetlerle dışarı çıkmalı ve uzun süre soğuğa maruz kalmamalıdır.

Yazar:

Dyt. Gökhan Çelik

instagram.com/dytgokhancelik

Şunlara da göz atın;

1. Kalp damar hastalıklarından korunmak için nasıl beslenmeliyiz?
2. Kalp sağlığı için en iyi diyetler
3. Kadınlarda kalp hastalığı belirtileri
4. Fazla kilo kalp hastalarını nasıl etkiliyor?
5. Kalp damar sağlığına iyi gelen besinler nelerdir?