Boğaz ağrınız veya öksürüğünüz olduğunda bal, doğanın sunduğu en iyi ve en lezzetli merhemlerden biridir. Arıcılığın ilk kaydı M.Ö. 2400 yılına, Kahire'ye dayanmaktadır. Binlerce yıldır Mısırlılar, Yunanlılar, Romalılar ve Çinliler de dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanındaki kültürler tatlı maddeye aşık oldu. Bütün bu kültürler onu hem tıpta hem de mutfakta kullanmıştır.
Bal genellikle tatlandırıcı olarak kullanılır. Yüzde 70-80'i şekerden oluşur; geri kalanı su, mineraller ve proteindir. Ayrıca alerjileri hafifletmek için de kullanılır. Ancak balın başka birçok kullanımı da vardır. Şaşırtıcı bir şekilde, balın tedavi etmek için kullanıldığı durumların çoğu, basit boğaz ağrısından çok daha ciddidir.
Bal, binlerce yıldır yanıkları iyileştirmek ve enfeksiyonları önlemek için merhem olarak kullanılıyor. Sonuçlar ayrıca balın yanık iyileşme süresini kısaltabileceğini gösteriyor. Bu çalışma, balı yanıklar için kullanılan gümüş sülfadiazene pansumanı ile karşılaştırdı ve balın yaraları daha kısa sürede steril hale getirdiğini, iyileşmeyi hızlandırdığını ve diğer tedavi kadar yara izi bırakmadığını buldu. Bazıları balın özellikle menopoz ve menopoz sonrası kadınlarda hem kısa hem de uzun süreli hafızayı geliştirebileceğini söylüyor. Bir çalışmada, birkaç hafta boyunca tualang balı tedavisi gören menopoz sonrası kadınların, östrojen ve progestin hormon tedavisi gören kadınlara göre yakın hafızalarında daha fazla iyileşme olduğu görüldü. Dubai'de yapılan araştırmalar balın hem ağız hem de genital herpes için etkili bir topikal tedavi olduğunu gösteriyor. Bal, eczanede bulduğunuz merhemler kadar hızlı bir şekilde uçuk lezyonlarını iyileştirebilir ve kaşıntıyı azaltmada daha da iyidir. Balın glisemik indeksi şekerden daha düşüktür, bu da kan şekeri seviyenizi şeker kadar yükseltmeyeceği anlamına gelir. Bal ayrıca şekerden daha tatlı bir tada sahiptir ve yiyeceklerde daha az tatlandırıcı kullanmanıza yardımcı olabilir. Bu, balı şekerden daha iyi bir seçenek haline getirir. Bir çalışmada araştırmacılar, balı saf şekerle değiştirmenin kan şekeri düzeylerini sabit tutmanın etkili bir yolu olduğunu buldu. Bal, antioksidan özellikleriyle ünlüdür ve bu da birçok kişinin kanseri önlemeye veya tedavi etmeye yardımcı olup olamayacağını merak etmesine neden olur. İran'da 2011 yılında yapılan bir araştırma, balın bir tür böbrek kanseri olan renal hücreli karsinomu nasıl etkilediğini inceledi. Araştırmacılar balın kanser hücrelerinin çoğalmasını durdurmada etkili olduğunu buldular ve kanser tedavisi olarak daha fazla araştırma yapılması gerektiği sonucuna vardılar. Hemoroit anüste kaşıntı ve ağrıya neden olduğu gibi dışkıda kana da neden olur. Asla eğlenceli değiller. Evde bir çare arıyorsanız bal size uygun olabilir. Bal, zeytinyağı ve balmumu karışımının topikal tedavi olarak kullanıldığı bir pilot çalışma, karışımın ağrı, kaşıntı ve kanamayı önemli ölçüde azalttığını buldu. Bal yüzyıllardır yaraları sarmak için kullanılıyor ama jellerden ve kompreslerden daha mı iyi işe yarıyor? Araştırma karışık ama kesinlikle bala karşı değil. Balın yaraları sterilize edip iyileşmeyi hızlandırdığını, ayrıca ağrıyı, kokuyu ve yara boyutu azalabilir. Ayrıca antibiyotiğe dirençli bakterileri ve ameliyat sonrası ve yanıklardan kaynaklanan uzun süreli ülser ve yaraları da tedavi edebilir. Diğer araştırmacılar bunun etkili olabileceği, hatta diğer yara pansumanlarından daha üstün olabileceği konusunda hemfikirdir, ancak her şey yaraya bağlıdır. Derin kesik ve yaralarda iyileşme süresini geciktirebilir. Balı ancak doktora göründükten sonra kullanmalısınız. Bal, hem erkeklerde hem de kadınlarda doğurganlığı artırma potansiyeli nedeniyle övgüyle karşılandı, ancak kanıtlar karışık. 2013 yılında Nijerya'da fareler kullanılarak yapılan iki ayrı çalışma çok farklı sonuçlar veriyor. Biri balın erkek sıçanların sperm sayısını artırdığını gösterirken, diğeri çok fazla balın sıçanlarda doğurganlık üzerinde olumsuz etki yaratabileceğini gösterdi. Daha fazla araştırma yapılması gerekiyor. Sedef hastalığı kızarıklık, kabarcık, kaşıntı ve hatta lezyonlara neden olan yaygın bir cilt rahatsızlığıdır. Genellikle kortikosteroid veya D vitamini içeren topikal kremlerle tedavi edilir ancak bal daha etkili olabilir. Bu çalışmada bir kez daha bal, zeytinyağı ve balmumu karışımı kullanıldı ve sedef hastalığı olan katılımcıların çoğunda kızarıklık, kabuklanma ve kaşıntıda azalma yaşandığı görüldü. Şunlara da göz atın;