İngiltere'de çay yetişmemesine rağmen, İngiliz kültüründe çay oldukça önemli bir yere sahip. Öyle ki, günün iki kısmı çaya ayrılıyor. Bunlardan ilki 15:00-17:00 arasında yapılan 'Low Tea', ikincisi ise 17:00'dan sonra yapılan 'High Tea', yani beş çayı. İngiltere'de lezzetli atıştırmalıklar ve gümüş çaydanlıklarla yapılan 5 çayı nereden geliyor? Gelin, birlikte öğrenelim..
1600'lü yıllarda Çinliler yoğun ısrar üzerine İngilizlere çay satmaya karar verdiler. Bunun karşılığında ise gümüş ve altın istediler. Ancak çayın içimi ve yetiştiriciliği hakkında hiçbir bilgi vermediler. Bu yüzden İngilizler çaya süt eklediler, yeşil ve siyah çayın farkını bile tam olarak bilemediler.
Yıllar geçtikçe Çinliler çayın fiyatını giderek yükseltti ve İngilizlerin gümüşleri azalmaya başladı. 1828 yılında Hindistan'a atanan Lord Bentick, Çay Komitesini kurdu. Komitenin amacı Hindistan'da çay yetiştirmekti. Bu süreçte İngiliz botanikçiler, çayın yetiştiriciliğini öğrenmek amacıyla Çin'e gönderildi ve oradan Hindistan'a geçildi. 1848 yılında ise Robert Fortune, 3 yıl boyunca Çin'de yaşayarak hem bilgi aldı, hem de tohumlar topladı. Daha sonra Sri Lanka ve Hindistan'da çay yetiştiriciliğine başlandı.
İngilizler bir süre sonra gümüş, altın gibi eşyalarla çay almaktan usandı. Bengal'den pamuk, Türkiye'den ise afyon aldılar. Çinli tüccarlar tarafından sık sık kullanılan afyon, bir süre sonra yasaklandı. İngilizler bunun üzerine Çin'e savaş açtı ve kazandı. 1700'lü yıllardan sonra çay, çok sevilmeye başlandı. Ancak çay çok pahalı olduğu için yalnızca burjuva ve aristokratlar bu içeceği içebildi. Hindistan'da yetiştirilen çaylar artmaya başlayınca, fiyatlar ucuzladı ve herkes tarafından içilmeye başlandı. Beş çayı İngiliz halkında bir gelenek halini aldı. Öyle ki, halk yanlarında poşet çay, şeker ve fincan taşımaya başladı.
Şunlara da göz atın;