Soğuk kış günlerinin bitmez tükenmez hayalidir, tatil. Alabildiğine geniş kumsallarda güneşlenmek, masmavi sularda serinlemek, ılık rüzgârlı mehtaplı gecelerde dostlarla birlikte olmak... Tatili hep eğlenme, dinlenme, stres atma ve rutinden kaçış zamanı olarak düşünürüz. Oysa tatil, sağlık ve güzellik için bulunmaz bir fırsattır da. İyi değerlendirirseniz size altın tonlarında bir bronzluk, ipek gibi yumuşak ve pırıltılı bir ten, formda bir fizik ve enerjik bir vücut olarak geri dönecektir. İşte tam da bu sebepten, yazı özlediğimiz şu günlerde deniz suyunun ve kumun sağlık açısından faydalarını öğrenebiliriz.
Deniz kenarında güneşlenirken temiz havayı ciğerlerinize çekerek derin nefes alıp verin.
Deniz kumu ciltteki ölü hücreleri gideren doğal bir peeling etkisi yaratıyor. Tüm vücudunuzu ıslak kumla hafifçe ovalayarak masaj yapın. Tatil boyunca birkaç kez uygulayın. Dilerseniz tatil dönüşünde eve biraz deniz kumu getirip evde de deneyebilirsiniz. Kumda yürüyüş kan dolaşımını hızlandırıyor, bacak ve kalçaları inceltip şekillendiriyor. Sıcak kumda güneşlenmenin bazı kireçlenme ve romatizma sorunlarına çare olduğu da söyleniyor.
Yüzme tüm kasların ahenkle hareket etmesini sağlarken, kol ve göğüs kaslarını canlandırıyor, kan dolaşımını ve akciğer kapasitesini artırıyor. Ayrıca yüzme, denizde yürüme ve bacakları oynatma gibi suyun içinde yapılan hareketler kaslara aerobik etkisi yapıyor. Yüzmenin ve su içi hareketlerin bir diğer artısı da suyun kaldırma gücünden kaynaklanıyor, hareketler aşırı zorlama olmadan kolayca uygulanabiliyor.
Yüzmenin de kuralları var. Daha ilk günden uzun süre yüzmeyin. İlk gün denize girmeden önce kaslarınızı alıştırmak için birkaç ısınma hareketi yapın. Güneşlendikten sonra vücudunuz çok ısınmışsa gölgede biraz serinleyip sonra denize girin. Yüzme süresini aşama aşama artırıp birkaç gün sonra yarım saate kadar çıkarın. Günde yarım saat yüzme tüm vücudu inceltip şekillendiriyor. Özellikle göğüsler için gerçek bir nimet; göğüsleri dikleştirip sıkılaşmasını sağlıyor. Asla tok karınla denize girmeyin, yemekten en az 3 saat sonra girin. Deniz kıyısında uzanıp ayaklarınızı çırpın.
Oluşturduğunuz dalgalar ayak tabanınızdan kalçalarınıza kadar hidromasaj etkisi yapacaktır ve sudaki mineraller ciltteki gözenekler aracılığı ile vücuda girerek inceltici etki yaratacaktır.
Güneş doğal D vitamini kaynağı. Geleceğin en yaygın hastalığı olacağı iddia edilen osteoporozdan koruyor. Tatile çıkmadan bir hafta önce cildi ölü hücrelerden arındıran bir ürün kullanın. Tatile çıkmadan önce ve tatil boyunca cildi güneşin zararlı etkilerinden koruması için betakarotenli (havuç, kayısı, kavun, şeftali ve yeşil yapraklı besinler) ve likopenli (domates) besinleri sofranızdan eksik etmeyin. Güneşin kanser yapıcı etkilerine karşı doktora danışarak antioksidanlı vitamin haplarını alın. Güneşe çıkmadan önce mutlaka koruyucu bir krem kullanın. Açık renkli bir cilde sahipseniz ilk beş gün en yüksek koruma faktörlü kremler kullanın. İlerleyen günlerde önce 25 ve daha sonra 10 koruma faktörü içeren kremleri tercih edin. Buğday tenli iseniz ilk günlerde 25, 1 hafta sonra 6 koruma faktörlü kremler kullanın. Saat 11.00 ile 15.00 arası özellikle ilk günlerde güneşlenmeyin. Yüzünüzü mutlaka koruyun. Yüz için retinol ve C vitaminli kozmetikleri tercih edin. Güneş sonrasında her zamanki nemlendiricinizi sürün.
Önemli Not: İlk güneşlenmede cildinizde kızarıklık ve hafif tahriş olmuşsa nem seviyesini artıran rahatlatıcı bir krem sürün. Ancak ciltte yanma ve ağrı varsa güneş sonrası bir krem sürüp bölgenin üzerini en az yirmi dakika ince bir tülbentle kapatın.
Eğer güneş çarpması söz konusu ise yapılması gereken; hastayı hemen gölgeli ve mümkünse esintili bir yere yatırmak. Hastanın başına buz torbası ya da ıslak havlu ile soğuk kompres yapın ve ayran gibi tuzlu içecekler verin. Ve hastayı zaman kaybetmeden hastaneye acil servise götürün.
Şunlara da göz atın;