Kalp Hastaları Oruç Tutarken Nelere Dikkat Etmeli?
Kalp hastaları oruç tutarken nelere dikkat etmeli? Kalp hastaları oruç tutarken nasıl beslenmeli? Kalp hastaları iftarda ve sahurda ne tür besinler tüketmeli? Kariyoloji Uzmanı Urfan Jafarrov merak edilen soruları yanıtladı.

Kalp hastaları oruç tutabilir mi? Kalp hastaları oruç tutarken neleri göz önünde bulundurmalı? Kalp hastaları sahurda ve iftarda nasıl beslenmeli? Kardiyoloji Uzmanı Uzm. Dr. Urfan Jafarrov www.lezzet.com.tr için anlattı:

Kalp Hastaları Oruç Tutabilir Mi?

Kalp hastaları oruç tutabilir ya da tutamaz gibi genel bir kanıda bulunmak çok doğru bir yaklaşım değil, çünkü kalp hastalıkları tanımının altında seyrek erken atımları olan bireylerden yeni enfaktüs geçirmiş ve kalp yetersizliği gelişmiş bireyleri kapsayan geniş bir yelpaze yer almaktadır. Bu nedenle hasta bazlı ve coğrafi bazlı değerlendirme yapmak çok önemlidir. Çünkü oruç tutan bireylere yaşadıkları bölgedeki sahur ve iftar saatleri, iklim ve hava durumu, beslenme alışkanlıkları önemlidir.

Çalışma sayısı az da olsa yapılan araştırmalarda oruç tutan kişilerde kalp hastalıklarının gelişmesini veya kalp hastalıklarının progrese olduğunu gösteren kanıtlara rastlanmamıştır yani oruç tutmak kalp rahatsızlıklarını tetiklemez diyebiliriz. Ama kardiyak açıdan takipli ve tedavi altında olan kişilerin uzun oruç saatlerinde sıvı kaybı nedeni ile sıvı elektrolit dengesizliği, hipotansif ataklar, ortostatik hipotansiyon durumları gelişmesi riski vardır. Bu durumların yaşlı ve kardiyak rezervi kısıtlı hastalarda daha sık gelişebileceğini söyleyebiliriz.

Özellikle yaz aylarında tutulan oruçların sürelerinin uzun olması ve hava durumu göz önüne alındığında beslenmenin önemi ayrıca artmaktadır. Sürenin uzaması ve hava sıcaklıklarının yüksek olması sıvı kaybı riskini artıracağından dolayı sahur ve iftarlarda yeterli sıvı alınımının önemi anlatılmalıdır. Ramazan boyunca lifli proteinden zengin ve uzun süreli sindirime maruz kalan besinlerin tüketilmesi önerilmektedir. Bu hem oruçlu olunan sürede açlık hissini azaltacaktır. Hem de insülin salınım pikleri olmayacağından dolayı kalp damar hastalıkları riskini azaltacaktır.

Oruç süresince sıvı alınımının olmaması kalp hastalıklarını, özellikle tedavilerinde idrar söktürücü ilaçları olan kişileri daha fazla etkilemektedir. Sıvı elektrolik dengesizliklerini, baş dönmesi-bayılma ataklarını daha çok kalp yetersizliği veya Hipertansiyon nedeni ile idrar söktürücü kullanan kişilerde daha sık görmekteyiz. Bu bireylerin sahur ve iftarda sıvı alınımının fazla olmasını sağlamak, gündüz saatlerinde ağır işle yapmaktan ve aşırı sıcakta bulunmaktan kaçınılmasını sağlamak gerekmektedir.

Kalp Hastaları Ramazan Ayında Nasıl Beslenmeli?

Ramazan aylarında iftar sonrası saatlerde kardiyoloji acil servis başvurularının arttığı görülmüştür. Bu ise iftar saatlerinde ağır yemek yemek, karbonhidrat ve yağdan zengin beslenme ile ilişkili olabilir. Bunlarda dolayı iftar saatlerinde lifli, proteinden zengin beslenme, meşrubat ve aşırı karbonhidrat tüketiminden kaçınılması önerilmektedir.

Sahur saatlerinde ise fazla tuzlu yemeklerden, hamur işlerinden kaçınılması önerilmektedir. Yine aynı şekilde lifli besinler tüketilmesi gerekmektedir. Meşrubat veya şekerli içecekler yerine su içilmesi önerilmektedir.

Oruç tutmanın kalp sağlığı açısından faydalı tarafları bilinmekle birlikte, kalp hastalıkları olan kişilerin oruç tutması açısından kardiyak muayene ve değerlendirme yapılmalı, tedavileri ve kardiyak durumu gözden geçirilmelidir. Oruç sırasından gelişen şikayetlerden mutlaka doktora bilgi verilmeli ve gerektiğinde tedavi değişikliği ve oruca ara vermek, tutmamak kararları geç kalınmadan alınmalıdır.

Kalp Sağlığı ve Oruç İlişkisi

Uzun süreli açlığın temel olarak kalp hastaları üzerine bir takım olumsuz etkileri olduğu biliniyor. Bunun en temel nedenleri; beslenmenin gün içinde sadece kısıtlı bir zamana sıkıştırılması, bu zaman diliminde tüm günün ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla fazla miktarda ve ağır yiyeceklerin yenmesi ve son olarak da ilaç kullanımının aksaması olarak özetlenebilir. Ayrıca, özellikle yaz aylarında aşırı sıvı kaybına bağlı tansiyon düşüklüğü de insan hayatını tehdit edebilmektedir. Gece uykusunun bölünmesinin vücudun biyoritmini bozduğu ve bunun da kalp sağlığını olumsuz etkilediği ile ilgili bazı teoriler de üretilmiştir.

Bu teorik bilgilere rağmen tıp literatüründe konu ile ilgili çalışma sayısı son derece azdır. Üstelik yapılmış olan küçük çalışmaların sonuçları da birbirleriyle çelişmektedir. Örneğin, 2004 yılında “Heart” dergisinde yayımlanan bir çalışmada: Katar’da 1991-2001 yılları arasında kalp krizi ile hastaneye başvuran 20.856 hastanın dosyaları taranmış ve Ramazan ayı, bir ay öncesi ve bir ay sonrası da dahil olmak üzere, bu dönemde kalp krizi sayısında herhangi bir artış olmadığı tespit edilmiş. Yine aynı merkezin yaptığı benzer başka bir çalışmaya göre, bu aylarda hastaneye felç ile başvuran hasta sayısında da anlamlı bir artış saptanmamıştır. Suudi Arabistan’da yayımlanan başka bir çalışmada ise orucun stabil durumdaki kalp hastaları üzerinde sadece hafif bir olumsuz etkisi olduğu gösterilmiştir. Literatürde oruç tutmanın ölüm riskini arttırdığı ile ilgili (kalp krizi, inme gibi nedenlerle) hiçbir veri bulunmamaktadır. Ancak bu çalışmalar genellikle tek merkezli olup, geriye dönük hasta dosyalarının taranması şeklinde yapıldığından bilimsel değerleri kısıtlıdır. Tatminkar bir sonuç için ancak ileriye dönük yapılacak, çok merkezli çalışmalara ihtiyaç vardır.

Şunlara da göz atın;

  1. Kalp sağlığını koruyan besinler nelerdir?
  2. Astım hastaları oruç tutabilir mi?
  3. Diyabet hastaları oruç tutabilir mi?
  4. İftarda ve sahur neler yenmeli?
  5. İftar için diyet yemekler

Haber Kategorileri

Sağlıklı Beslenme

Lezzetli Haberler

Yılbaşı Pastaları: Yeni Yıla Özel 32 Yılbaşı Pastası Tarifi
Pişmemiş Hindi Nasıl Saklanır?
Yılbaşı Kekleri: Yeni Yıl Sofralarını Renklendirecek 20 Yılbaşı Keki
Karton Bardaktan Kahve İçmek Neden Tehlikeli?
Glaze Tekniği Nedir, Glaze Nasıl Yapılır?
2024'te YouTube Kanalımızda En Sevilen 10 Video