Anneler, hamile olduklarını öğrendikleri andan itibaren beslenmelerine özen göstermeye başlıyor. Ancak sağlıklı bir bebek dünyaya getirebilmek için, sadece hamilelik döneminde değil, hamilelikten önce de sağlıklı beslenmeye dikkat etmek gerekiyor.
Aslında işin sırrı, dengeli beslenmede. Beslenmede dengeyi yakalayamazsanız, hem bebeğin sağlığını, hem de kendi sağlığını riske atmış olursunuz. Yapılan araştırmalar, hamilelik öncesinde aşırı ve dengesiz beslenen kadınların preeklampsi ve gestasyonel diyabet riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor. Ek olarak obez ve fazla kilolu olan kadınlarda, erken doğum riski, bebekte doğum kusurları, kalp hastalıkları ve iri bebek gibi riskler de artıyor. Bu yüzden fazla kiloluysanız, hamile kalmadan önce sizin için optimal olan vücut ağırlığına ulaşmanız çok önemli. Eğer bu mümkün değilse, hamilelik süreci başladıktan sonra kilo artışı kontrollü bir şekilde devam etmeli.
Hamilelikten önce yetersiz beslenme, düşük doğum ağırlığı ve erken doğumlara yol açabiliyor. Bebek, enfeksiyonlara karşı daha yatkın olabiliyor ve bodurluk riski artıyor. Demir, kalsiyum ve enerji depoları yetersiz olan annelerin, hamilelik döneminde bebek bu depolardan yaralandığı için, kendi sağlıkları da tehlikeye giriyor.
Hamilelik öncesi dönemde ihtiyaçlar boy, kilo, yaş, fiziksel aktivite durumuna bağlı olarak değişiyor. Ancak günlük 3 porsiyon süt ve süt ürünleri, 3-4 porsiyon et/yumurta/kurubaklagil/sert kabuklu yemişler, en az toplam 5 porsiyon sebze ve meyve ve 6-7 porsiyon tam tahıllar tüketilmelidir. Nöral tüpler hamileliğin 28. gününde kapanmaktadır. Bu yüzden folik asit desteğine hamilelik döneminde başlamak yetersiz olabilir. Hekim kontrolüyle folik asit desteğine hamilelikten 3 ay önce başlamanız gerekebilir. Ayrıca yeşil yapraklı sebzeler, kurubaklagiller, yumurta, avokado, pancar, fındık gibi folik asitten zengin besinleri tüketerek de desteklemelisiniz.
İyot yetersizliği fetal beyin hasarına neden olabilir ve bu da hamileliğin erken dönemlerinde gerçekleşir. Bu nedenle hamilelik öncesi dönemde iyot durumunun değerlendirilmesi ve eksiklik varsa hekim kontrolüyle destek yapılması büyük önem taşır. Eksiklik yoksa ‘’iyotlu tuz’’ kullanımı ve süt, yumurta, çilek, patates gibi iyot içeren besinlerin tüketimi yeterli olabilir.
Magnezyum, kolin, çinko, folik asit, inositol, A vitamini, D vitamini, omega 3 ve B vitaminleri yumurta kalitesini artırarak doğurganlığı artırır. Fındık, ceviz, kurubaklagiller, yeşil yapraklı sebzeler zengin magnezyum kaynaklarındandır. Çinko bakımından zengin besinler, kümes hayvanları, kırmızı et, fındık ve süt ürünleridir. Brüksel lahanası, karalahana, ıspanak, kuşkonmaz, roka, marul, maydanoz gibi yeşil sebzeler folik asit açısından zengindir. A vitamini bakımından zengin besinler günde en az 1 tane tercih edilmelidir.
Şunlara da göz atın;