Diyete başlamanızla birlikte azalan karbonhidrat tüketimi veya kısıtlaması ve dolayısıyla vücuda giren lif miktarının azalması kabızlığın birinci nedenidir. Günlük olarak 25-30 mg lif tüketimi sağlıklı bağırsak hareketleri için oldukça önemlidir. Bu lifi öncelikle tam tahıl besinlerden, kurubaklagillerden, sebzelerden ve meyvelerden sağlamalısınız.
Su tüketimi bağırsaktaki dışkının yumuşaması ve hareket etmesi için olmazsa olmazdır. Bağırsakta biriken sindirim artıklarının yani dışkının vücutta atılması için suya ihtiyaç vardır.
Diyet yaparken tüketmekten en korkulan besin grubu yağlardır. Ne kadar az yağ tüketilirse o kadar hızlı kilo kaybının olacağı düşünülür. Bu oldukça yanlış bir inanıştır. Hem sağlıklı vücut hem de sağlıklı bağırsaklar için sağlıklı yağlar çok kıymetlidir. Zeytinyağı, zeytin, kuruyemişler başta olmak üzere sağlıklı yağ kaynaklarını ihtiyaca göre planlamak ve tüketmek kabızlığı önleyen diğer önemli faktördür.
Lif tüketimine dikkat ediyor, su içiyor ve yağ tüketimini özen gösteriyorsunuz ancak yine de kabızlık şikayetiniz devam mı ediyor. İşte bir dikkat edilmesi gereken konu daha! Egzersiz, fiziksel aktivite, hareket! Bağırsakların düzenli olarak çalışması için düzenli egzersiz yapılması gerekir. Gün boyu hareketsiz kalmak kabızlığı tetikler.
Bitkilerin etkili dünyasından faydalanın. Sinameki çayı da kabızlığa iyi gelen en güçlü bitkiler arasındadır ancak bilinçsiz ve yanlış kullanımı bağırsak tembelliğine ve kolon kanserine kadar neden olabilen yan etkilere sahiptir. Bu nedenle tüketilirken oldukça dikkat etmek gerekir. Kabızlık için bitki çayı olarak nane çayı, kuşburnu çayı, rezene çayı ve ekinezya tercih edebilirsiniz. Bu bitkiler boşaltım için kullanılan kasları gevşetmesi ve vücuda sakinleştirici etki sağlaması nedeniyle kabızlık için tercih edilir.
Bağırsak florasındaki dengesizlik. Bağırsaktaki faydalı bakterilerin azlığı da kabızlığa neden olabilir. Bu nedenle probiyotik özelliği yüksek besinleri beslenmenize ekleyin. Yoğurt, kefir, boza, tarhana, fermente besinler, sirke, fermente peynirler hem ulaşılması kolay hem de kolaylıkla tüketilebilecek probiyotik besinlerdir. Probiyotiklere besin sağlayan prebiyotikler olarak ise yer elması, soğan, sarımsak, pırasa, kuşkonmaz, hindiba, keten tohumu, arpa ve yulaftır. Bununla birlikte Bifidobacterium lactis, Lactobacillus plantarum, Streptokok termofilus, Lactobacillus reuteri, Bifidobacterium longum içeren takviyeler de bağırsak hareketlerini arttırmada destek olurlar.
Tüm bunlara rağmen hala düzenli olarak tuvalete çıkamıyorsanız bir uzmandan destek almalısınız. Kendi başınıza lavman yapmamalı lavman etkisi olan bitki çayları tüketmemelisiniz.
Yazar:
Fitoterapi Uzmanı & Diyetisyen Elif Keloğlu Küçükaslan
instagram.com/fitodyt.elifkeloglu
Şunlara da göz atın;