Tüm diyetleri denediğiniz halde, hala kilo veremiyorsanız bazı değişiklikler yapma zamanınız gelmiş demektir. Şok diyetler ve kısıtlayıcı diyetler hem sağlık açısından sakıncalı, hem de uygulaması oldukça zordur. Şok diyetle kısa sürede verilen tüm kilolar, diyeti bıraktıktan sonra geri dönüş yapabilir. Ayrıca yanlış beslenme sebebiyle alınamayan vitamin ve mineraller, farklı sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu yüzden, diyetisyenlerin gerçekten işe yaradığını söylediği tüm ipuçlarını yazımızda derledik.
Kilo vermek için, kısa süreli köklü değişiklikleri yapmaktan vazgeçin. Örneğin bazı besin gruplarını tamamen beslenmeden çıkarmak, yalnızca 2 besinle beslenmek vücudunuzu olumsuz etkiler. Kısıtlayıcı diyetlerin sürdürülebilir olması oldukça zordur. Bu yüzden bir anda köklü değişiklikler yapmak yerine, haftadan haftaya yavaş yavaş küçük değişiklikler yapmayı deneyin. Şekeri yavaş yavaş azaltmak, karbonhidratları tam tahıllarla değiştirmek, günde 10.000 adım yürümek, haftada iki kez kuvvet antrenmanı yapmak gibi basit ama etkili çözümleri, yaşamınıza haftalık olarak dahil edin. Her hafta bir değişikliği yaşamınıza sokun ve bunu alışkanlık haline getirin. Bu sayede sağlıklı beslenmek ve kilo vermek çok daha eğlenceli hale gelecektir.
Başladığınız diyetler Cuma gününün gelmesiyle birlikte son buluyorsa veya yeme krizine girip diyeti bozduktan sonra Pazartesi günü devam ederim diyorsanız, kendinizi sabote etmiş olursunuz. Kendinizi bir güne endeksleyip kısıtlarsanız, Pazartesi günü gelene kadar normalde yiyeceğinizden çok daha fazlasını yiyebilirsiniz. Bunun yerine olumlu düşünceleri tekrarlayın. Yeniden başlamak için pazartesiye kadar beklemeyin. Kendinizi ödüllendirmek için öğünlerinizi planlayın.
Ya hep, ya hiç demek aslında ''Pazartesi diyete başlayacağım.'' sözüyle benzer sonuçlara sahiptir. Bu düşünceye göre diyet yaparken kendinizi çok kısıtlayabilir veya her şeyi bir anda bırakarak daha fazlasını yiyebilirsiniz. Siyah beyaz alanlar yerine kendinize gri bir alan yaratın. Yeme alışkanlıklarınızı birer birer değiştirin ve istikrarlı olmaya özen gösterin. Bunu bir diyet olarak değil, yaşam tarzı değişikliği olarak görün. Bir gün almanız gereken kalori miktarını aştığınızda, bunu büyütmeyin.
Şeker, karbonhidrat ve tatlıları yerken kendinizi suçlu hissediyorsanız, o halde yiyecekleri iyi ve kötü olarak sınıflandırıyorsunuz demektir.
Kilo vermenin en anlaşılabilir yolu, sürekli tartılarak verilen kilo miktarını öğrenmektir. Ancak özellikle ilk aşamalarda yaptığınız değişikliklere rağmen hiç kilo vermediğinizi fark edebilirsiniz. Böyle durumlarda tartıdaki sayı azalmadığı için hayal kırıklığı yaşayabilir ve ''Karbonhidratı tamamen kesmeliyim.'' gibi keskin değişiklikler yapmaya çalışabilirsiniz. Bunun yerine sağlıklı beslenme planınıza devam edin ve olumlu düşüncelere odaklanın. Örneğin tartıldıktan sonra, ''Sağlıklı seçimler yapmaya devam edersem, kilo vermeye başlayacağım.'' veya ''Henüz kilo verememiş olsam da kendimi daha iyi ve enerjik hissediyorum.'' diyerek olumlu yönlere odaklanın. Her gün tartılmak, kısa sürede hayatınızdaki değişikliklerden vazgeçmenize sebep olabilir. Bunun yerine haftada bir kez tartılın ve hayatınızdaki değişiklikleri sürdürün.
Şunlara da göz atın;